YENİDEN DOĞMAK
Bir çok rehber insanın kendisini sevmesinden ve düşüncelerimizin gücünden söz eder. Sanki bizler sevgiyi bir yerde kaybedip bu yer yüzüne yeniden bulmak için gelmişiz gibi bir halimiz vardır anlatılanlara göre. Kim bilir belki de öyledir.
Aslına bakarsanız insanın kendisini sevmesiyle düşüncecimizin arasında sıkı bir bağ var çünkü bizler eğer kendimizi gerçekten sevmeyi öğrenemezsek korkuya sığınmak durumunda kalırız ve eleştiren, korkutan, endişeli düşüncelerde kaybolabiliriz. Hayatımızı düşüncelerimizle yaratıyoruz biliyorsunuz, bu durumda düşüncellerimizi yaratırken kendimize eleştirel, azarlayıcı, cezalandırıcı davranarak kendimizi hırpaladığımızda kaynağımız, temel taşımız korku olacaktır.
Aslına bakarsanız insanın kendisini sevmesiyle düşüncecimizin arasında sıkı bir bağ vardır çünkü bizler eğer kendimizi gerçekten sevmeyi öğrenemezsek korkuya sığınmak durumunda kalırız ve eleştiren, korkutan, endişeli düşüncelerde kaybolabiliriz. Hayatımızı düşüncelerimizle yaratıyoruz biliyorsunuz, bu durumda düşüncellerimizi yaratırken kendimize eleştirel, azarlayıcı, cezalandırıcı davranarak kendimizi hırpaladığımızda kaynağımız, temel taşımız korku olacaktır. O zaman da hayatımızı korku kaynaklı düşüncelerle yarattığımız için hoşumuza kendimize hoşumuza gitmeyen deneyimler çekmeye başlarız.
Fakat insanların çoğu bir yerde sevilmeyi kaybetmiş oldukları için kendilerini endişeli düşünceler sığınmak durumda hissediyorlar sonra bir şeyler alabora oluyor ve genelde değişim başlıyor. Değişim süreç gerektirir, süreç sabır, güven ve inanç gerektirir. Bu süreç içinde inandığınız yolda ilerlemek için biraz egzersiz ve sabırla o yolda yürüdüğünüzde değişimin kısa sürede başladığını görürsünüz. Bu yolda ilerlerken başa çıkamadığınız düşünceler veya kendinizi eleştirdiğiniz zamanlar ya da süreç içinde hoşunuza gitmeyen alışkanlıklarınıza zaman zaman dönebilirsiniz, bu çok doğaldır. Bu süreçte kendinize nazik davranın, her zaman kendinize nazik davranın. Belki bu güne kadar kendinize oldukça hoyrat davrandınız, bunu değiştirmeye çalıştıysanız da gene başa döndünüz. Kendi güzelliğinizi görmek yerine elinize geçen her fırsatta kendinizi azarlayıp durdunuz, dolayısıyla da kendinize benzer deneyimler çektiniz.
Kendinizi bir küçük bebek gibi düşünün, küçük bir bebeğe ne kadar nazik ve şefkatli davranılır bunu biliyorsunuz, şimdi kendinize küçük bir bebek gibi şefkatli ve nazik davranmanın zamanı geldi. Kendinizi ne kadar çok sevgiyle sarıp sarmalarsanız o kadar ışıldamaya, o kadar parlamaya başlarsınız, biz buna kendini sevmek diyoruz. Tıpkı minik bir bebek gibi önceliği kendinize verdiğinizde, tıpkı minik bir bebek güldüğünde çevresinde güller açar, siz de odağınıza sevinç ve neşeyi yerleştirdiğinizde çevrenizde güller açmaya başlayacak. Siz parladıkça hayatınız ışıldayacak.
Ben bir süre önce güçlenmeniz, ışıldamanız ve kendi güzelliğinizi hatırlamanız ve bu güzelliği hayatınıza yeniden taşımanız
için bir çalışma yapmıştım. Bu çalışma için özetle kendi güzelliğine yeniden doğmak diyebilirim. Herkesin yapması gerektiğine inanıyorum. 21 gün arka arkaya yaptığınızda kendinizde ve hayatınızda güzel değişimler olacak. Özetle; kendi güzelliğinize yeniden doğacaksınız.
Resmin üzerine tıkladığınızda sayfaya gideceksiniz.